23 Aralık 2009 Çarşamba

Küçük kankalar


Pazar günü arkadaşlarımızı ziyarete gittik. Galiba ilk defa çocuklar oyun oynarlarken biz de eskiye göre nispeten daha rahat birazcık oturduk, Selen'in güzel sofrasının tadına vardık. Doruk ve Mert... Müthiş bir ikili oldular. Birlikte oyun oynayıp arada da birbirlerine sarılıp sevgi gösterilerinde bulundular. Mert koltuk üzerine çıktığında Doruk : "Mertcim halıya gel" diye ona sesleniyordu, ona kitaplardan "bu bir yaprak, bu bir ağaç bu biir..." diye diye objeleri gösterdi. Mert de yaşına göre çok olgun davranıp bütün oyuncaklarını Doruk'la paylaştı. Çok keyifli bir akşamüstü geçirdik, ev sahiplerine tekrar teşekkür ederiz. Kıskanma konusu ile ilgili tezimizi de birkez daha doğruladık, çocuklar aradaki yaş farkı ne olursa olsun kardeşini kıskanır, bu doğa kanunu gbi birşey ama bir başkasını siz o anları iyi yönettikten sonra ... çok zor. Doruk doğduğundan beri onun gözü önünde arkadaşlarımızın bebeklerini hep sevdik, mıncıkladık. Tabiiki Doruk'u da gözardı etmeden, ona en çok kendisini sevdiğimizi ama x bebeğin de çok şirin olduğunu söyleyerek. Doruk da bu sahnelere alıştı. Mert'i de çok sevdik Pazar akşamı, hiçbir bebek/çocuk sevilmeyecek gibi değilki, arkadaşlarımız da Doruk'u aynı şekilde kucaklarına aldılar, sevdiler hatta Fazıl kitap bile okudu sabırla :) Sonuç süper ! Küçük kankalara bayılıyoruz, onları çok seviyoruz !

14 Aralık 2009 Pazartesi

"Kendime bir bilgisayar bulduuum"


Babasının yanına "kendime bir bilgisayal bulduuumm" diye sevinçle koşmuş, elinde de bu küçük notebook... Sonrası tam bir tiyatro, baba iş yapmaya çalışıyor, oğlu da yanında "ben de is yapıyorum" diyen ama çizgi film izleyen bir küçük adam.

DESCALZA / descalzashoes.blogspot.com




Işıl : Dorukcum nereye gidiyoruz biliyor musun ?
Doruk : Descalza'yaaa

Işıl : Orada ne yapıcaz ?
Doruk : Ayakkabı satıcaaazzz...
Işıl : Gelenlere ne diyelim ?
Doruk : Herkes bu ayakkabılardan alsııınnn...


Pazar Kahvaltısı ...


Geçen Pazar dostlarımızla birlikte kahvaltıya gittik, çoluk çocuk hepbirlikte... Çocuklar da birbirlerine alışsınlar nasılsa birlikte büyüyecekler. En büyükleri Doruk, sonra Irmak en son da Derincik... Şimdilik birlikte oynama durumları yok fazla Doruk Irmak'ı gıdıklamaya Derin'i de "bebbbeeeekk" diye sevmeye çalıştı (o günden beri de "ben senin bebeğin olucam deyip sesini de inceltip "ıngaa ıngaa anne bana süt veer" diyor ) ama seneye, sonraki seneye güzelce oynayacaklarını umuyorum.


4 Aralık 2009 Cuma