31 Ağustos 2009 Pazartesi

Öğreten baba ve "assan" oğlu


Doruk ve babası.. Allah ayırmasın, birbirlerine inanılmaz düşkünler... kıskanıyor muyum? elbette EVET ! :)

Migros fatihi Doruk


Doruk'la sohbet keyfi


Işıl : Dorukcuum, Ahmet Deden sana ne diyor ?
Doruk : Paşşaaaammm
Işıl : Babaannen seni nasıl seviyor ?
Doruk : Canımın içiiii
Işıl : Annane ?
Doruk : Canım canım canımm
Işıl : Baba?
Doruk : Assan oğlumm
Işıl: Anne ?
Doruk: Tatlum, aşkum

27 Ağustos 2009 Perşembe

Goldilocks & the three bears

Oğlumun en sevdiği masal. O kadar çok seviyorki etrafındaki nesneleri de bu masalda olduğu gibi (büyük kase/yatak/iskemle, küçük kase/yatak/iskemle, orta boy kase/yatak/iskemle) sıraya sokuyor. Dün akşam yemeğinde rulo havlu kağıt, mayonez ve tuzluğu yanyana koyup tuzluğu gösterip "küççük - ben" rulo havlu kağıdı gösterip "büyyük - baba" ve mayonezi gösterip "orta boy - anne" diyip bizi bir şoka daha soktu :) sabah da uyanıp ilk söylediği söz "ayyı geeelll, orta booyy" oldu. Rüyasında ne görüyorsa artık...

24 Ağustos 2009 Pazartesi

Oğlum büyüyor ...


Bu fotoğraflara bakınca daha net gördüm . Artık bebeklikten tamamen çıkan, koca bir çocuk var karşımda. O kadar ki beyfendi sesini de incelterek bebek taklidi yapıyor, suratını ekşitip "ınnngaaa anneee mammaa veeeyyy" sonra da "bebbeeekkk" "hahaha" diyip gülüyor. Tam tiyatrocu oldu bu aralar, Semra seni nasıl seviyor? : İncecik bir sesle "aannnaaammm, anam anam" anne nasıl seviyor ? yine ince sesle " aşşkuummm" " tattlummm" pekii baba ? (geçen hafta aslan gibi kükreyip aslan kelimesinin yerine sesini çıkarıyordu) kalın sesle "iyyyaaahhh oğlum " bu hafta "assan oğlum" dün de hafif yere eğilmiş yürüyor, napıyosun oğlum ? "ben dedde , Ahmeddeddee" demez mi? bunları kaydetmem lazım aslında ama bırakmıyor ki çekim yapalım "ben ben beeennn" diye atlıyor kameraya.

20 Ağustos 2009 Perşembe

Bade e ee


Uzuun süre teyzesinin evinin önündeki parka "Bade e ee" demeyi tercih etti oğlum, son aylarda da "Anne Bade e ee'ne" diyordu, neyse artık "Anne parkaaa, bahceyyeeee" demeye başladı. Ben işten gelir gelmez o kapıda hazır bekliyor böyle söylenerek. Ne kadar yorgun da olsam üzerimi değişip onu parka götürmeye çalışıyorum. Önce salıncakta sallanıyor uzuuunca süre bu arada etrafı kolaçan ediyor sonra "anne in in" hurrraaa kaydırağa koşuyor . Kaydıraktan aşağı iner inmez ilk önce kaydığı kaydırağa aynı yerden geri tırmanmayı deniyor tabii ama biz buna izin vermiyoruz o bakıştan anlayıp kafasını 2 yana sallıyor hayır anlamında "ı ııı" diyor, sonra da pıtı pıtı sanki hızlı çekimde gibi tekrar merdivene koşuşu o kadar tatlı ki. Arada da tanıdıklarından görürse buuçççeee gel! "Buse gel" tanımadıkları olursa "aabiii ya da abla" diye çocuklara sesleniyor. Canımın içi, içinin de içi oğlum benim :)

18 Ağustos 2009 Salı

Annem, babam ve beeeenn

Doruk bugünlerde çok komik şeyler söylüyor, ben "one" diyorum O "tuu" ben "three" diyorum O "fooul" sonra da kendisi "foull, faayyvv, siks" diye devam ediyor. Seven'ı yuvarlıyor geçiyor "eett, naayyynn, teennn" . En çok da geçenlerde "Anne ten , on " dediğinde şaşırdım. "Anne , baba işşe, ben bahceyyee" diyor. bir oyuncağı kırıldığında "eyvah kim tamir edecek şimdi bunu?" Doruk : Başka kim olabilir der gibi : "Babaaa" Peki nasıl tamir edecek ? "ınnnnnnn" (matkap taklidi) ama o kadar alıştı ki, gitarının telleri sökülmüş, bana söylediğine göre dede yapmış (hayalgücü de genşledi bu aralar) nasıl tamir edicez? "baba, ınnnnnnnn" :)